Hafta Sonu Kaçamakları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Hafta Sonu Kaçamakları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

18 Temmuz 2012 Çarşamba

İğneada Resort Hotel & Spa

İğneada

İğneada Resort Hotel'de bundan yaklaşık iki sene önce burada anlattığım gibi konaklamış ,İğneada'yı doya doya gezmiş ve çok beğenmiştim.

İğneada İğneada İğneada
İğneada from pelin süme sak on Vimeo.

Bir ay önce İğneada Resort Hotel Genel Müdürü Erçin Çorba Bey'den hafta sonu beni misafir etmek istediklerine dair bir mesaj aldım önce çok şaşırdım ,hiç beklemediğim bir anda gelen bu mail beni çok mutlu etti.

İğneada İğneada İğneada


Tatile çıkmak istediğimiz haftaya denk gelmesi de tamamen tesadüf oldu ,Erçin Bey bize bir oda vip suit , bir tane de standart oda ayırdığını ve bizi beklediğini söyledi.Kısa bir mail trafiğinden sonra cuma sabahı yola çıkmamızla birlikte 3 saat içinde İğneada'ya vardık .Istıranca  dağlarının deniz ile buluştuğu İğneada'ya geldğimize yine çok sevindik. 
Longoz (su basan) ormanları, Erikli, Mert, Zindan dere, Saka, Hamam gölleri görülmeye değer yerler .Biz daha önce Beğendik köyünü gezip ,askeriyenin içine izinle girip Bulgaristan sınırını görmüştük.
Otele girdiğimizde yine güler yüzlerle karşılaştık ,bize sadece bir odanın yeterli olduğunu diğer odayı istemediğimizi belirtip odamıza çıktık. Otelin en güzel odasında konaklamak gerçekten çok güzeldi , daha önce İğneada'yı gezdiğimiz için hemen havuz ve denize girmek için mayolarımızı giydik.

İlk iş önce havuz keyfi ve sonra deniz keyfi yapmak oldu.Karedenizin en batı ucu olan İğneada'da deniz pırıl pırıl ve harika. Daha önce yarım pansiyon konaklama yapıldığını ama şimdi tam pansiyona dönüş yaptıklarını öğrendik. Bundan iki yıl önce otel ve çevresi bu kadar düzenlenmiş değildi,bu sefer ,yeşilliğin içinde çok güzel hamaklar ve dinlenme mekanları oluşturulmuş. Otelden dışarı çıkmak isterseniz de otele ait fayton gezisine katılıp her noktayı görme imkanınızda var .

İğneada

Biz özellikle sabah çok erken kalkıp güneşin doğuşunu keyifle izledik.Sabahın ilk ışıklarında bile denize girenler vardı.
Sessizlik ve sakinlikten hoşlananların gerçekten keyif alacağını düşünüyorum.Longoz (su basan ) ormanlarına yürüyüş yapabilirsiniz,çevrede ki gölleri gezip bir sürü doğa ve çiçek fotoğrafları çekebilirsiniz.


iğneada from pelin süme sak on Vimeo.

Temmuz ve Ağustos aylarında hafta sonlarını nasıl değerlendirelim derseniz bence gerçekten çok keyifli bir rota.Ekolojik açıdan tam bir cennet, endemik türlerin sayısı bilinmiyor. İstanbul'dan sadece 3 saatlik uzaklıkta olan bu sahilde dinlenebilir ,yeni keşifler yapabilirsiniz.

Beni ve ailemi çok güzel ağırladıkları için İğneada Resort Hotel & Spa 'e ve Erçin Çorba Bey'e bizimle yakından ilgilendiği için tekrar  çok ama çok  teşekkür ediyorum.

İğneada fotoğraflarım burada


7 Temmuz 2012 Cumartesi

Kandıra - Kerpe - Kefken Gezisi

Kefken Pembe Kayalar

Yol düzergahı aslında tamamen sonradan oluştu ,Kandıra'da biraz gezip yoğurdumuzu alıp eve döneriz diye düşünmüştük. Ama yol bizim yine küçük bir tur atmamızı istedi sanırım .

Kandıra'ya giderken Tem otoyolundan devam edip İzmitten sonra Kandıra çıkışından sapıp güzel bir yol ile yaklaşık 40 dakika sonra Kandıra'ya vardık.Kandıra  yemyeşil  nefis bir yer.Kandıranın içinde ki dükkanlardan  manda yoğurdunu almak mümkün ama biz o gün Kefken pazarının kurulduğunu duyuduğumuz için yoğurdumuzu pazardan almaya karar verdik.

Bu sebeple yol rotasını Kefkene çevirdik,yeni yağmur yağdığı için her yer çok kötü haldeydi.Her yer çamur deryasıydı diyebilirim.Biz önce yolları anlayamadık,daha önce bir çok kere gelmemize rağmen ana yolları ve çevre düzenlenmesi yüzünden şaşkınlık yaşadık.

Cebeci sahilinde çocuklarla birlikte ayakkabılarımızı çıkarttıktan sonra sağa sola koşuşturup sahilin keyfini çıkarttık.Daha sonra Kefken pazarına uğrayıp arabanın arkasını taze sebzeler ve meyvelerle doldurduk.

Cebeci Sahili
Kerpe Kayalıkları

Tabii ki nefis Kandıra yoğurdumuzu da köy pazarından aldık,unutmuşuz bu güzel lezzeti.İstanbul'da satın aldıklarımıza hiç benzemiyor tadı.Üzerinde bir parmak kaymak vardı galiba ,bir dolu fotoğraf çektim ama yoğurt fotoğraflarımı bir türlü bulamadım . Telefonumla çektiğim fotoğrafları facebook sayfasında yavaş yavaş paylaşacağım inşallah :)

Kefken'de çay molası verip merak ettiğimiz " Pembe Kayalara "  doğru yola çıktık ,yaklaşık 15 dakika sonra kayalıklıkların oraya vardık.Yolu bulmanız çok zor olmayacaktır ,çünkü günübirlik turların hepsi orada sayılır .

Kefken Pembe Kayalar
Kefken Pembe Kayalar


Pembe Kayalar çocukların çok hoşuna gitti ,uzun bir süre orada oturup etrafı seyrettik.Çocuklarda bol bol denizin ve etrafı keşfetmenin keyfine vardılar.Her su birikintisinin önünde yeni bir şeyler bulup inceleme fırsatı yakaladılar.Çocuklarla birlikte hafta sonu kaçamakları bu yüzden çok hoşumuza gidiyor ,hem çocuklar farklı deneyimler yaşıyor hem de bizde onları gözlemle fırsatı buluyoruz.


Kefken Pembe Kayalar from pelin süme sak on Vimeo.

Pembe kayalıklardan sonra karınımız zil çalmaya başlamıştı ki Kerpe'ye vardık.Kerpe'de ki sahil düzenlemesi de tamamen değişmiş.Yol düzenlemelerini görmezden gelip ,yol kenarından tepeye doğru çıkıp arabımızı park ettik.Yanyana dizilmiş ,bir kaç restaurant ve cafe bulunuyor.Kerpe'de nefis bir mekan var hem manzarası şahane hem de yemekleri :) Kerpe Diem Cafe'de verdiğimiz yemek molası bizi kendimize getirdi .Cafe'nin bahçesinden dalından erikler topladık . Güzel bir barbun ziyafeti yaşadıktan sonra Kerpe kayalıklarında güzel bir fotoğraf molası verdik ,bol fotoğraf bol enerji ile depolandık .

Kerpe Kayalıkları
Kerpe Kayalıkları
Kerpe Kayalıkları

Hafta sonu  ne yapalım nereye gidelim derseniz bence bu rota oldukça keyifli diye düşünüyorum. Biz Haziran ayının  başında gittiğimiz için kabalık değildi .

Yine de bu mevsim oldukça hoş bir hafta sonu kaçamağı olabilir.Hatta arzu eden günibirlik pansiyonlarda bile kalabilir.Pansiyonlar için herhangi bir fikrim yok ama alternatif çok diye düşünüyorum.

Mutlu Hafta Sonları.


2 Şubat 2012 Perşembe

Abant Gölü Gezisi - Petro Club Abant Otel

Abant

Geçen yıl yazamadığım postu  bu sene yazıyorum :) zamanlama konusunda hep böyle gecikiyorum.. Geçen sene Şubat ayında eşimin Safranbolu'da işi olunca birlikte gitmeye karar verdik.Ama yolda çocuklar kar kalınlığını görüp çok şaşırdılar .Bu yüzden yolda aniden fikir değiştirip kendimizi Abantta bulduk.Biz bunu her zaman yapıyoruz,yanii son dakika kararları ile her şeyi yaşıyoruz. Nereye gittiysek asla önce plan yapmadık :) Bu sebeple Abantta kalacak yer kısırlı olması nedeniyle elbette boş oda abant gölüne yakın otellerde bulamadık .



14 yıl önce eşimle petro club tatil köyünde kalmıştık , yol dönüşü uğrayalım acaba hala aynı mı diye düşünürken kendimizi orada bulduk.O zamanlar yukarıda ki restaruant açıktı ama şimdi terkedilmiş haliyle öylece duruyor.

Abant

Abant
Abant

Odaların içi oldukça geniş,mutfak tarafında gördüğünüz gibi ocakta ve mutfak eşyaları da mevcut.Odalarda 5 kişi rahatlıkla kalabilir.

Fikir versin diye bolca fotoğraf ekledim ..

Abant
Abant
Abant
Abant
Abant

Abant

Petro Club Abant Otel tam ailelere göre aslında ,tabii 14 yıl önce geldiğimizden pek bir farkı yoktu :)  banyo çok bakımsız ve eskiydi . Ama odalar inanılmaz sıcak ve müstakil ev gibi olunca çocuklarla kalmaya karar verdik.
Petro Club'ta seyirlik bir mini gölet ve güzel yürüyüş parkı ve çocuklar için mini bir park bulunuyor.4 kişilik fiyatları da göl etrafındaki otellere göre daha uygun diyebilirim.Abant gölü çok yakın değil (15-20 dk'lık yol sanırım) ama arabayla gidiyorsanız bu çok sorun olmaz.

İyi ki de kalmaya karar vermişiz , kapının önünde doya doya kar topu oynadılar .Biz içerde rahat rahat otururken onlar gözümüzün önünde oynadılar.Biz yarım pansiyon konakladık .. yemekler fena değil,akşam eğlencesi ise çok samimi ve güzel.Otel konforu aramam sadece konaklamak ve çocuklar eğlensin diye düşünüyorsanız öneririm.

Hem petro club hemde abant gölünden bize artan anılar ve tabii ki  fotoğraflar ... Bunlar bazılarını ekliyorum .. Şubat ayında gitmek isteyenlere belki bir fikir olur.



Abant Gölü'nün etrafı her zaman çok kalabalık.Otobüsler ,turlar ,sucuk partileri hep ana meydan da yapılıyor.Bu yüzden arabayla önce bir genel tur atmanızı öneririm.Daha sonra arabayı park edip , yürüyüş yapabilirsiniz.

Çocuklar için bir dolu kayak yeri var .. Biz en tehlikesiz ve kısa yeri bulup çocukların botlarla kaymasını izledik.

Abant


Abanta gidipte mangalda sucuk ve sıcak şarap içmeden dönmek olmaz .. Bunun için kokuyu takip etmeniz yeterli :)





Abant



Gözlerinizi bol fotoğraf ve video ile boğdum sanırım ama :) fotoğrafların ve videoların devamları bu linklerde ;
Fotoğraflar burada
Videolar burada

Şimdiden iyi tatiller ve iyi eğlenceler diliyorum.


20 Aralık 2010 Pazartesi

Uludağ Gezimiz




Uludağ Teleferik from pelin süme sak on Vimeo.


Bayramda Uludağ'da kar olur düşüncesiyle daha önceden yer ayırtmıştık,bu sene havaların bu kadar güzel gideceğini hiç tahmin etmemiştik.Bursa'ya vardığımızda gördük ki dağın zirvesinde bir avuç kadar bile kar yok ;)

Bursa  Uludağ Turkey
Bursa Uludağ

Moraller yine de bozulmadı tatil olduğu müddetçe her olasılık mümkün olabiliyor.Uludağa gidip hemen otelimize yerleştik.İlk gün hava çok güzeldi,pırıl pırıl ve bol güneşliydi.
Yemeğimizi yedikten hemen sonra otel etrafında çocuklarla gezmeye başladık.Uludağa daha önce geldim ama bu yeşil halini daha önce görmemiştim.
Bembeyaz karlar altında Uludağ daha güzel elbette.Kartopu oynamanın hayalleri bir başka zamana kaldı.

Bu mevsimde de Uludağ'da olup yeşilin bu tonuna tanıklık etmekte bizim için hoş bir tecrübe oldu.

Bursa Uludağ
Bursa  Uludağ Turkey
Bursa  Uludağ Turkey

Bursa Uludağ


Bursa Uludağ

Ben otelde bizden başka kimse yoktur diye düşünürken doluluk oranı beni çok şaşırttı.Kaldığımız 4 gün boyunca sonbahar havasının keyfini Uludağda çıkarttık.Çocuklar bol bol parklarda oynadı,ormanda yürüyüş yaptık ve iki gün boyunca teleferik keyfi yaptık ;)

Bursa Uludağ

Bursaya gelmişken İskender yemeden dönmek olmazdı sanırım;) ama o kadar çok fotoğraf çekmişiz ki yedek kartı otelde unutunca pek güzel kareler yakalayamadık.Ama afiyetle yedik o kısmı ayrı elbette ;))

İskender

İskenderi midemize indirdikten sonra eritmek için Bursa'nın merkezini yürüyerek bolca gezdik.Ulu Camii,Eski Han gibi Bursa'nın güzelliklerini gezmeye çalıştık.

Bursa Ulu Camii
Bursa Eski İpek Han
Bursa

Bu kısa tatilimizden bize kalan anılarda bunlar oldu.Bence Uludağ'da her mevsim başka güzel oluyormuş.Bu halinide görmenizi tavsiye ederim.


Bursa Cumalıkızık Gezisi

Bursa Cumalıkızık Köyü

Arşivde o kadar çok fotoğraf birikti ki işin içinden nasıl çıkacağımı ben bile şaşırdım.Flickr albümüm doldu taşıyor ama pelince'ye yazmak bir türlü kısmet olmadı.Bu yüzden bugün ki postlarımın hepsi bol fotoğraflı ve az anlatımlı olacak sanırım.

Bursa gerçekten çok güzel bir şehir,gezilmesi ve görülmesi gereken o kadar çok yer var ki,sırayla her seferinde başka bir yere gitmek lazım.

Türbe ve camiileri gezmek için sadece 2-3 gün kalmak gerekir diye düşünüyorum.Bursaya gitmişken uzun zamandır görmek istediğim cumalıkızık gezisini de gerçekleştirmiş oldum.

Cumalıkızık köyüne gitmek için Bursa ’dan çıkıp Ankara istikametine doğru yaklaşık 12km gittikten sonra sağa doğru bir yol ayrılıyor ve tırmanmaya başlıyorsunuz.
Arabayı köy meydanındaki okulun bahçesine park edip keyifle cumalıkızık köyünü dolaşmaya başladık.
Biz yola o kadar erken çıkmışız ki sabah saat 7.30'da Cumalıkızık köyündeydik.Bizi o satte Gülizar Konukevi'ne davet eden Turgut Bey'e çok teşekkür ediyorum.Hava o kadar soğuktu ki,bizi ısıtmak için elinden geleni yaptı.

Bursa Cumalıkızık Köyü
Bursa Cumalıkızık Köyü
Bursa Cumalıkızık Köyü
Bursa Cumalıkızık Köyü

Gülizar Konukevi harika bir yer,biz güne şahane bir köy kahvaltısı ile başladık.Yaklaşık 2 saat oturduğumuz yerden kesinlikle kalkamadık.Sofra'yı tam doluyken çekemedim,çünkü çocukların karnını doyurmakla meşguldüm;)
Ama inanın çok lezzetli bir kahvaltı sofrası oldu.Gülizar Konukevi'nin yer sofrası çok şirin.Çocukların önüne hemen pastel boya ve kağıtlar verildi.Çocukların imzasını taşıyan her resim konukevinde ziyarete açık.

Bursa Cumalıkızık Köyü
Bursa Cumalıkızık Köyü
Bursa Cumalıkızık Köyü

Gülizar konukevi konaklama içinde harika bir yer,odaları tek tek fotoğrafladım.Güzel bir hafta sonu için mutlaka öneriyorum.
Turgut Bey ve eşinin misafirperverliği içinde ayrıca teşekkür ediyorum.

Cumalıkızık köyü daracık sokakları,tarihi evleri,şahane kapı tokmakları ile sizi bambaşka bir yere doğru yola çıkartıyor.Her sokakta saatlerce kalmak isteyebilirsiniz.
Uludağın eteklerine kurulmuş bu harika köy misafir akınına uğruyor,Osmanlı mimarisinin örneklerini taşıyan evlerin her biri size ayrı ayrı poz veriyor.Köydeki insanların sıcaklığı sizi köyün başlangıcından itibaren sarıyor.Odun ateşinde pişmiş ekşi maya ile hazırlanmış lezzetli köy ekmeklerinin ise tadına doyum olmuyor.
Eve gelirken arabanın arkasına 3-4 tane koymanızda fayda var ;)

Bursa Cumalıkızık Köyü
Bursa Cumalıkızık

Cumalıkızık köyünde gezilecek bir sürü sokak var,ama bu sokaklardan birinde "Cin Aralığı" yazan bir tabela görüyorsunuz.Köyde bir sürü efsanesi var,bu dar geçit evlerin arasında kestirme bir yol gibi duruyor.
Köy meydanında bir sürü tezgah kuruluyor.Bahçelerinde yetiştirdikleri meyveleri,sebzeleri,kendi elleriyle hazırladıkları çeşit çeşit reçelleri köy halkı satışa sunuyor.
Her evin avlusu kahvaltı ve yemek için misafirlere hazırlanmış durumda,nerede kahvaltı etsem diye şaşırıyorsunuz.Gözlemeler,reçeller,ekmekler iştah açıyor.



cumalıkızık from pelin sak on Vimeo.

Bursa Cumalıkızık Köyü
Bursa Cumalıkızık KöyüBursa Cumalıkızık Köyü
Bursa Cumalıkızık Köyü
Bursa Cumalıkızık Köyü
Bursa Cumalıkızık Köyü

Fotoğrafların devamı burada

Tarihi yaşayarak öğrenmek,soba kurulu evlere misafir olmak çok güzeldi.Hafta sonu nereye gidelim ,ne yapalım diyenlere kesinlikle öneriyorum.

Mutlu hafta sonları ...