7 Temmuz 2008 Pazartesi

Assos

Bozcaada ve Assos gerçekten görülmeye değer güzellikte.Bozcaadaya 3 sene önce Asossa ise geçen sene gitmiştik.Blogumu açtıktan sonra gezdiğim eski yerlerin fotoğraflarını ve gittiğim yerleri kısaca pelinin gözünden anlatmaya çalışıyorum.
Ama bir blog açıcağımı daha önceleri düşünseydim keşke ,çünkü her fotoğraf karesinde ya kendim yada çocuklarım mutlaka var!Lafı fazla uzattım gelelim Assosun güzelliklerine ;

Ulaşım: İstanbul-Çanakkale üzerinden İzmir'e doğru giderken Ezine'yi geçip Ayvacık'tan sağa, Behramkale yönüne dönerek Assos'a ulaşabilirsiniz. Ayvacık-Assos arası 18, Çanakkale'den uzaklık ise toplam 95 kilometreyi buluyor.

Edremit Küçükkuyu üzerinden gelenler, sahil yoluyla Assos'a gidebilirler. Bu arada yolun virajlı olduğunu ve kış mevsiminin tahribatıyla bazı çukurlara dikkat etmek gerektiğini de belirtelim. Behramkale köyünden limana inen yol, dik ve parke taşı kaplı. Farklı bir yol kıllanmak istiyorsanız, Çanakkale'den sonra Geyikli Gürpınar sahil yolunu takip ederek Bademli üzerinden Koyunevi köyüne giden kavşaktan deniz tarafına dönünce, 4.5 kilometrelik rampayı inerek Sokakağzı sahiline gelebilirsiniz. Yolu bozuk, yokuş ve toprak olan Koyunevi köyüne, Ayvacık-Gürpınar arasında günde 10 sefer yapan minibüslerle de ulaşılabilir. Özel araç kullananlar ise Ezine-Ayvacık'ta yakıt ikmali yapabilirler. Assos'un bazı yerlere uzaklıkları şöyle:

Koyunevi-Assos:18 km.
Assos-İstanbul:380 km.
Assos-Bursa:300 km.
Assos-İzmir:290 km.

Gelibolu-Lapseki veya Ecebat-Çanakkale arası saat başı kalkan feribot seferleriyle de geçilebilir.

Biz Ecebat Çanakkale feribotunu tercih ettik.Denizin mavisi yolculuk boyunca bize eşlik etti.Yolda çok fazla dinlenme tesisleri yok,çocuklar yanınızda ise Silivri'den çantanızı su ve çeşitli sandvichlerle doldurmanızda fayda var diye düşünüyorum...




Yol boyu size eşlik eden Günebakan tarlalarına bayılacaksınız... Ulaşım hem rahat hemde kalabalık bir trafik yok.Feribota yaklaşınca yalnız olmadığınızı, kalabalığı görünce anlıyorsunuz :)
Çocuklarla çıkılan seyahatler için yanınıza resim defteri,boya kalemi,bir yazı tahtası,minik balonlar ,çocuğunuzun en sevdiği oyuncağını yanınıza alırsanız rahat bir yolculuk yapabilirsiniz.



Assos'a vardığımızda ilk görmek istediğim yer Athena Tapınağı oldu.Fakat sahile gidip denize girmek içinde can atıyorduk.Otelimize yerleştikten sonra biraz havuz ve denize girdik.


Athena Tapınağı;
Athena Tapınağı M.Ö. 6 ıncı yüzyıla tarihlenir. Biga yarımadası ve Edremit Körfezi'ni koruyucu özelliğine bakan bu Dorik tapınak eski ihtişamı ile restore edilmiştir.
Assos Atina tapınağı Anadoludaki en eski Dorik tarzdaki tapınakların başında gelir.

Tapınağın kalıntılarına vuran ay ışığını seyretmek muhteşemdir. Aynı şekilde güneş yavaş yavaş yükselirken şehrin üstünde Edremit Körfezi'nin şahane görüntüsü ile birlikte çok hoş bir uyum yaratır. Tepeden denize doğru Agoralar, bir tiyatro ve bir de Gymnasium görülebilir.

Akropol'un kuzey köşesinde, ören yerinin çıkışında 14 üncü yüzyıl, Osmanlı Sultanı I. Murat zamanında yapılmış olan bir cami vardır. Gözlem alanınızın içerisinde bir köprü ve bir de kale bulunur. Harabelerin alt kısmında ufak ve sevimli bir liman bulunmaktadır.
Behramkale ve Assos
Burası Türk sanatçılarının canlı, samimi ve bohem havaları nedeniyle onların ortak yeri olmasıyla da üne kavuşmuştur. Behramkale'nin 25 km batısında, Gülpınar köyünde M.Ö. 2 inci yüzyılda Apollon Smintheus Tapınağı'nın yapıldığı tarihi şehir Chryse yer almaktadır. Gülpınar'ın 15 km batısında, işaretleri bulunmayan sivri kayalıklı bir sahil boyunca uzanan yolda, denize inen dik yamaçtaki hoş köy evleriyle, Babakale bulunmaktadır.
Kaynak: bigglook

Athena Tapınağın'da bir şişe şarap eşliğinde güneşin batışını izlemek büyük keyif.
Yanınıza 2 tane kadeh almayı unutmayın !!!!
"Anne susadım , Anne karnım acıktı,Anne tuvalete gitmem lazım,Baba beni kucağına alsana,Babaaa çok yoruldum,Baba hadii denize gidelim sıkıldım vs.. gibi sesler eşliğinde bile keyif yapılabilir"(çocuklu olanlar beni çok iyi anlamıştır.)
Bizim gittiğimiz gün oldukça rüzgarlıydı,rüzgarın sesi hala kulaklarımda.Tapınağa çıkarken,oldukça dik yokuşların sizi beklediğini söylemek isterim Yol boyunca hediyelik eşya dükkanları var,sevdiklerinize ufak tefek hediyeler alabilirsiniz.



Assos'dan sahiline-limana inerken tiyatro kalıntılarını gezmek çok hoşunuza gidecektir..Sahile indiğinizde denizin üstüne kurulu teraslarda nefis deniz ürünlerinden yiyebilirsiniz.Balık ve mezeler nefis,bilseydim bu şekilde bir site oluşturacağımı tek tek fotoğraflardım:))


Çocuklar ile gidilecekse 2 yada 3 gün konaklamak en güzeli,hem tarihi yerleri rahat rahat dolaşma imkanı bulursunuz hemde güneşin batışını Türkİyenin en batısından izleme imkanı yakalarsınız.Babakale'yi biz göremedik ,siz mutlaka gidin.
Konaklama için her bütçeye göre moteller,oteller,pansiyonlar,sahil kenarında çok ucuz tahtadan barakalar,campingler bile var..Geçen yaz günlüğü 20 ytl'idi.Eden Beach ve Eden Garden Otelleri bölgenin en ismi duyulmuş otellerinden.Biz son dakika gittiğimiz için pek seçme şansımız olmamıştı. Her bir koyu çok daha güzelmiş,detaylı gezemedik ama çok fazla duyduk..

Tatil için seçenek arayanlara alternatif olabilir.Sakin, kalabalıktan uzak ,masmavi denizi ve tarihi dokusu ile sizi büyüleyecek emin olun.




Pelin'ce; En kısa zamanda tekrar gitmeliyim!


İyi eğlenceler,İyi yolculuklar.


4 yorum:

iremlemekanlar dedi ki...

pelin hanım yorumunuz için çok teşekkür ederim çok mutlu oldum ama bugün kardeşim çıktı bugün benim bayramım.resimlerinize baktım o kadar güzelki harika bir tatil olmuş (benimde amcamlar küçük kuyuda yaşıyorlar orası sessiz sakin muhteşem bir denizi olan birköy yolunuz düşerse oraya ugramadan geçmeyin) ama sizleri görünce denize girmek istedim bir anda sevgilerle....

pelince dedi ki...

İrem'ciğim kardeşin için çok sevindim...Yorumun için teşekkürler..
Sevgiler..

ayşegül mutfakta dedi ki...

çok güseeeell. bizde troyada kalmıştık bir arkadaşımın köyüymüş teyzesinde kalmıştık köyde. millete bak ne güzel köyleri var demiştim ehhe:)
köyün denize doğru uzanan bir burnu vardı aşilin mezarının orda olduğu söyleniyordu kazı çalışmaları vardı. tamda troya filminin vizyonda olduğu seneydi bulut falan yoktu henüz oohh acayip keyifli bir tatildi. brat pittli troya filmi yüzünden aşilin mezarına gibip bi fatiha okuyasım gelmişti sanki ona benziyomuş gibi bir hayranlık uyandırmıştı bende aşil hehehee:)))

pelince dedi ki...

Ayşegül sizde süper vakit geçirmişsiniz..Aslında bizlerin 2. balayı için başbaşa çıkmamız şart!!!
Öpüyorum..